İş hayatında karşılaştığınız zorlukların çoğu, işle ilgili teknik zorluklar değildir, bunlar genelde insan davranışları ile ilgilidir. Diğer kişilerin bazen sorumsuz ya da tembel tutumlarını, bazen uzlaşmaya yanaşmayan, bazen de kaba davranışlarını gördüğünüzde, kendinizi çaresiz hissedip; ''Bu kişiyle konuşmayı denedim ama olmuyor, keşke tüm bunları anlatabileceğim, bu durumu aşmama destek olabilecek biri olsaydı'' diye düşünüyor olabilirsiniz. Bütün bunları yaşarken yalnız olduğunuzu düşünmeyin. İş hayatının içindeki hemen herkes, rolünden bağımsız olarak benzer zorluklarla mücadele ediyor. Her gün posta kutuma gelen onlarca mailde insanlar profesyonel hayatta yaşadıkları zorlukları, bunlar yüzünden istedikleri sonuçlara ulaşamadıklarını, mutsuz olduklarını anlatıyor, bu durumun içinden çıkış yolunu soruyor. Ben de gelen soruları ve verdiğim cevapları ara ara bu blog aracılığı ile sizlerle paylaşıyorum. Böylece aynı anda daha fazla sayıda kişiye destek olmayı amaçlıyorum. Kişilerin isimlerini gizlemek adına da onlara bazı rumuzlar vereceğim. İşte geçen hafta gelen bir e posta ve cevabım:
Sevgili Bahar,
Kurumsal basamakları hızla tırmanmayı başarmış genç bir yöneticiyim. Son 7 yıldır yöneticim olan kişi, aynı zamanda benim mentorluğumu da yaptı. Ona bağlı çalıştığım tüm bu süre içerisinde benim doğru kişilerle temas kurmama yardımcı oldu. Onların benim çalışmalarımı ve liderlik becerilerimi görmelerine yardımcı olarak başarımda çok önemli bir rol oynadı. Şimdi terfi ettim ve yöneticim benim yönettiğim ekiple, diğer departmanlardaki iş arkadaşlarımla ve hatta müşterilerle daha açık sözlü bir şekilde konuşmam gerektiğini söylüyor. Burada yaşadığım ikilemin sebebi şu; ben zorlayıcı şekilde konuşan birisi değilim, daha diplomatik bir kişiyim. Kaldı ki bu liderlik tarzımın benim başarımda önemli bir katkısı olduğunu da düşünüyorum. Yöneticim ise karakter olarak bana göre daha agresif, fazlasıyla dobra konuşan ve hatta biraz ürkütücü birisi. Konuşmalarında sık sık benim açık ve dobraca kendimi ifade etmem gerektiğini çok net bir biçimde belirtiyor. Sizce dobra olmak ile diplomatik davranmak arasında nasıl bir denge kurabilirim?
Saygılarımla,
Diplomat.
Sevgili Diplomat,
Sorduğun soruyu çok beğendim, çünkü geçmişte ben de buna benzer bir durumla karşı karşıya kalmıştım. İş hayatına başladığım ilk yıllarda herkes gibi ben de başarılı olmak istiyordum, ama eğer bu, benim zorba olmam anlamına geliyorsa, karakterim gereği bunu istemediğimi biliyordum. Diğer yandan iyi ve sevilen biri olmayı istiyordum ama bunun anlamı insanların benden faydalanması olacaksa tabii bunu da istemiyordum. Neyse ki zaman içerisinde fark ettim ki ortada sadece bu 2 kısıtlı seçenek yok. Yani birine sahip olmak için diğerinden vazgeçmeniz gerekmiyor. Bu 2 seçenek arasında sıkıştığımız düşünmek, bizim kendi kendimize yarattığımız bir yanılgı. Gerçekte, zorba biri olmadan da başarılı olabilirsiniz ve kendinizi sömürülmeye açık hale getirmeksizin de iyi ve sevilen biri olabilirsiniz. Ancak bunu yapabilmeniz için bazı becerilere sahip olmanız gerekiyor.
Ne Yapacaksınız? Anladığım kadarıyla yöneticiniz, sizin insanlarla olumlu ilişkileri sürdürmek adına, zaman zaman kuruluşun çıkarlarından taviz verdiğinizi düşünüyor. Bu aslında hepimizin düşebileceği çok yaygın bir tuzak ama aynı zamanda da uzak durulabilecek bir durum. Bu problemin anahtarı, öncelikle bir konu üzerinde diğer kişilerle yapacağınız herhangi bir anlaşmadan önce kendinizin ne beklediğinizin farkında olmanızdır. İşte sizinle paylaşacağım birkaç ipucu:
1-Bir kişi ya da grupla üzerinde anlaşmanız gereken herhangi bir durum ile karşı karşıya olduğunuzda, o sıradaki duruma değil, konunun şirkete olan getirilerine odaklanın. Bu getirileri konunun temeli olarak ele alın. Unutmayın esas olan, bundan şirketin bir getiri elde etmesi (dolayısıyla sizin), bir tartışmayı kazanmak değil.
2-Şirketin konuşulan konuyla ilgili temel hedefinin ne olduğunu belirlerken, yöneticinizi işe dahil edin. Diğer kişilerle varacağınız anlaşmada neye ulaşmak istediğiniz konusunda onunla uzlaşmanız gerekir.
3-Şirketin konuyla ilgili hedeflerini ve menfaatlerini belirlerken, yöneticinizi konulara geniş ve uzun vadeli bir perspektiften bakması yönünde teşvik edin. Bunu yaparken kendi bölümünüzle diğer bölümler arasındaki farklı yaklaşımlara takılıp kalmayın. Bunun yerine, şirket için neyin en iyisi olduğunu sorun.
4-Diğer bölümlerle müzakere edilen anlaşma için en iyi alternatifinizin ne olabileceğinin farkında olun. Eğer konuşmada istediğiniz hedeflere ulaşamazsanız, o zaman kullanabileceğiniz net bir B planınız da olsun. Böyle güvenebileceğiniz bir başka planınız olursa, diğer kişilerle müzakere ederken onlar A planınızı kabul etmediklerinde vaz geçmeniz daha rahat olacaktır.
5-Diğer kişilerin tartışma sırasında mevcutta bulundukları yerden ötesini görmeleri için onları zorlayın. Onların kendi kazanımlarını ve daha geniş kapsamlı hedeflerini fark etmelerine yardımcı olun. Bunun yanında, korktukları şeylerin veya kafalarındaki en kötü senaryoların ne olduğunu öğrenin. Bir yandan onların bu korkularını gidererek hem onların hedeflerine, hem de sizin kendi hedeflerinize ulaşmak için yaratıcı yollar bulun.
Nasıl Yapacaksınız? Yukarıda saydıklarımı yapabilmeniz için hem azimli, hem de aynı zamanda duyarlı olmanın yollarını bulmanız gerekiyor. Yani saygısızlık etmeden veya saldırgan olmadan açık ve net olmanın yollarını keşfetmeniz gerekecek. Bunun için sizinle birkaç ipucu paylaşayım:
1-Kafanızdaki ulaşmak istediğiniz hedefleri tanımlarken açık konuşun ve dobra olun. Ama zorba olmayın, bunun yerine tutkulu, açık ve kararlı olun. İnsanların sizin şirketin menfaatlerine odaklandığınızı anladığından emin olun. Diğer kişilerin de kendi tepkilerini ortaya koymalarını sağladığınız sürece bu sizi zorba biri yapmaz.
2-Diğer kişilerinde kendi akıllarındaki hedefleri sizinle eşit derecede açık ve dobraca tanımlayabilmeleri için onları teşvik edin. Sizin güçlü fikirlerinizin olması, bunları tutkuyla paylaşmanız, onların kendi bakış açılarını paylaşamaması anlamına gelmemeli. Sizin karşınızda susmaları kısa vadede belki bir itaat oluşturabilir ama bu uzun vadede sorunlar yaratır. Biz şu ilkeyi öneriyoruz: “Fikrinizi dilediğiniz kadar güçlü ifade edebilirsiniz. Buradaki tek sınır, diğer kişileri de sizin fikrinizi tartışabilmeleri için yüreklendirme konusunda eşit derecede gayret göstermenizdir.
3-Olası bir pazarlıkta alternatif bir fikriniz daha olsun. Böylece eğer karşı tarafın kabul edemeyeceği anlaşmalar olursa bu fikirden vazgeçebileceğinizi ve alternatif bir fikir üzerinde anlaşabileceğinizi diğer insanlara gösterin. Böylece konuyu kişiselleştirmeden, diğer kişiler üzerinde bir baskı sağlarsınız.
4-Konuşmanızda gerçeklere dayanın. Abartmayın, gerçekleri eğip bükmeyin veya var olan gerçeklerin ötesinde şeyler söylemeyin. Kullandığınız gerçeklerin kaynaklarını ve konuyla ilgisini açıklayın. Gerçekler, ortak bir zemin oluştururlar ve güvenilirliğinizin temelidirler.
5-Diğer kişiler sessizliğe veya şiddete yöneldiğinde bunu fark edin. Diğer kişiler içlerine kapandığında veya aşırı saldırganlaştığında, yapmakta olduğunuz şeyi durdurun ve içeriğe dair konuşmayı bırakın. Neden saldırı altında hissettiklerini anlamak için zaman ayırın. Ortak amacınızın ne olduğu konusunda kafaları mı karıştı? Kendilerine saygısızca davranılmış gibi mi hissediyorlar? Bu endişeleri anlar ve ortadan kaldırırsanız konuşmayı diyalog halinde sürdürebilirsiniz.
6-Ortamın güvenliğini yeniden inşa edin ama bunu yapmak için de kafanızdaki hedeflerden taviz vermeyin. Buradaki hata, taviz vererek barış sağlamak olur. Bunun alternatifi olan çözüm, ortak amaçlarınızı ve onlara karşı olan saygınızı tekrar teyit ederek güvenliği yeniden oluşturmaktır. Diğer kişi düşman değil dost olduğunuzu fark ettiğinde, diyaloğa girmek için yeniden hazır olacaktır. Sonrasında kafanızdaki hedeflerden taviz vermeden tekrar konuşmanın içeriğine geri dönebilirsiniz.
Umarım bu fikirler aynı anda insanlara karşı hem duyarlı, hem de elde etmek istedikleriniz konusunda azimli olmanıza yardımcı olur.
İyi şanslar,
Bahar
İlginizi Çekebilecek Diğer Bloglar:
Yöneticimle Nasıl Çekinmeden Açıkça Konuşurum
Sizi Susturan Bir Yönetici İle Nasıl Konuşulur
Negatif İş Ortamlarını Dönüştürmenin 4 Yolu
Kırmadan Geri Bildirim Nasıl Verilir?
Yöneticiler İnsanları Nasıl Hesap Verebilir Tutabilirler?