Pozisyonunun Gücünü Kullanarak Sizi Susturan Bir Yönetici İle Nasıl Konuşulur?
Sevgili Bahar,
Pozisyonunun üstünlüğünü kullanan, “patron benim!” diyerek, seni susturup, diyaloğu sonlandıran bir yönetici ile nasıl diyalog kurulur? Şirketimiz adına daha iyi çözümler hakkında konuşmam gereken bir pozisyondayım. Ancak bunu yaptığımda karşımdaki kişi, otoritesini kullanarak görüşmeyi anında sonlandırıyor.
İmza
Çaresiz
Sevgili Çaresiz,
Kritik konuşmalar vakaları arasında oldukça ilgimizi çeken bir konuya değindiniz. Araştırmalarımızda en başından beri, insanların duygusal ve politik açıdan riskli konuları kendilerinden pozisyon olarak daha güçlü kişilerle nasıl konuşabileceğini bulmayı amaçladık. Bize göre tekniklerimiz tam da böyle anlarda işe yaramadıkları sürece, Kritik Konuşmalar becerilerinin çok da yarar sağlamayacağına inanmaktayız.
KRİTİK KONUŞMALAR NEDİR?
İlginçtir, insanlara öğrettiğimiz yetkinliklerin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha anladığım zamanlar, bu becerileri başkalarına öğrettiğim zamanlardan çok, kritik diyalogları kendi hayatımda yönetmek zorunda kaldığım zamanlarda oldu.
BAŞIMDAN GEÇEN BİR OLAY
Mesela bundan bir üç yıl önce güçlü bir CEO ile çalışıyordum. İsmi mesela Ali bey olsun olsun. Ali beyin keskin hatlı bir yüzü ve sert bir mizacı vardı. Ne koşulda olursa olsun, baktığınızda “patron” olduğunu anlayacağınız biriydi. İşe dahil olmam için beni davet ettiği proje ise büyük öneme sahipti. Bu fırsat, şirketimiz için önemli bir dönemeçti, ayrıca bu firma ve CEO ile çalışmak bana da heyecan veriyordu. Yanlış bir şey yapmak istemiyordum.
Proje başladıktan birkaç ay sonra, planı artık çalışanlarla paylaşacağımız noktaya gelmiştik. Büyük çaplı bir çalışan toplantısı sonrasında yönetici ofislerine doğru birlikte yürümeye başladık. Projeyi bir şekilde yürüdüğü için mutluydum. Odasına yaklaşana kadar hiçbir şey söylemeyen Ali bey, sert bir okul müdürü edasıyla bana “Bahar hanım, sizinle odamda görüşebilir miyiz?” dedi.
Bir anda çok şaşırdım ve dondum kaldım. Odanın kapısını kapatıp, koltuklarda yerimizi aldığımızda zihnimden bir sürü şey geçiyordu. “Bahar hanım, benim bazı tereddütlerim var. Planın üzerinden bir kere daha geçer misiniz?”
Duyduklarıma inanamadım. Planın üzerinden beraber olarak defalarca geçmiştik. “Gözden geçirmek” de ne demek oluyordu? Planı en az benim kadar iyi biliyordu. Onunla birlikte geliştirmiştik!
“Peki dedim. Bir sonraki adım tanılama olacak. Karar alma sürecini yavaşlatan ve israfı artıran davranış türleri hakkında veri toplamamız gerekiyor.”
Bunun üzerine parmağını bana doğru sallayarak şöyle dedi: “Hayır, öyle bir şey yapmayacağız. Elimizdeki veriler yeter de artar bile. Başka veriye ihtiyacımız yok. Adımlardan birini elemek istiyorum. Tanılama sürecini listeden çıkarın.”
SİZDEN NÜFUZLU BİRİ '' PATRON'' KOZUNU KULLANIRSA NE YAPARSINIZ?
Sizin sorduğunuz soruyu okuduğumda aklıma hemen bu an geldi. Sizden daha nüfuzlu biri “patron” kozunu kullanırsa ne yaparsınız? Görüşmeyi tamamen sonlandırdığında nasıl tepki verirsiniz? Bu an, öğrettiklerimin gerçeğe dönüştüğü, kariyerimdeki önemli anlardan biri oldu. Artık olaya mesafeli bir danışmanın risk almayan tavrıyla bakamıyordum. Şirketimizin en önemli projesinin neredeyse ellerimin arasından kayıp gittiğini bizzat görüyordum.
Kendimi, başkalarına yapmamalarını söylediğim şeyi yaparken buldum. Gerçeği söylemek ile iyi ilişkimi sürdürmek arasında bir seçim yapmam gerektiğini düşünmeye başladım. İnançlarımla korkularım arasında gidip geliyordum. Neyse ki inançlarım galip geldi. Doğruyu söyleyerek de ilişkiyi hem sürdürmenin hem de güçlendirmenin mümkün olduğunu artık kendi deneyimlerimden biliyordum.
YANİ NÜFUZLU BİR KİŞİ DİYALOĞU SONLANDIRDIĞINDA BAŞKALARINA YAPMALARINI TAVSİYE ETTİĞİM ŞEYLERİ YAPTIM:
İzin isteyin. Güvenli bir ortam oluşturmanın en iyi yollarından biri kontrolü bırakmaktır. Karşınızdaki kişinin yetki sahibi olduğunu kabul edin. Geri bildirimi dayatmaya çalışmayın. Tartışmayın. Eleştirmeyin. Yalnızca paylaşmak için izin isteyin.
Karşıdaki kişiye konuşması için bir neden verin. Karşınızdaki kişiyi teşvik edecek ve paylaşmak istediğiniz şeyle mantıklı bir bağlantısı olan bir motivasyon bulun. Bulduğunuz bu değeri, konuşma talebini dile getirmek için kullanın. Mesela, Ali bey’in görünürlüğü oldukça yüksek olan bu projenin hızına ve etkinliğine çok önem verdiğini biliyordum. Şirketin gelecekteki finansal sağlığı, Ali bey’e göre şirketin başarısı ile doğrudan bağlantılıydı.
Karşınızdaki kişinin söylemeye korktuğu şeyi söyleyin. İnsanlar genelde anlamsız veya korkutucu buldukları diyaloglara son verirler. Nüfuzlu biri eğer korktuğu için konuşmaktan kaçınıyorsa, bunu büyük ihtimalle itiraf etmeyecektir. Korkutucu olan bu konuya onun yerine sizin değinmeniz gerekecektir. Ali bey’ in daha önce ara ara yaptığı yorumlardan anladığım kadarıyla, tanılama adımını tamamen ortadan kaldırmaya karar vermesinin nedeni, bu adımın değer sağlamadığını düşündüğü halde, danışmanlık ücretlerini artırdığını düşünmesiydi.
Rolünüzü kabul edin. Sonuçta patron olan siz değilsiniz; karşınızdaki kişi. Bu gerçeği kabul edin ve buna bağlı konumunuzu doğrulayın. Böylelikle saygı göstermiş ve patronunuz için bir güven ortamı yaratmış olursunuz.
CRUCİAL CONVERSATIONS EĞİTİMİNE KATILIN
Ben de ona şöyle dedim: “Ali Bey, sizin patron olduğunuzun farkındayım. Öncelikle bunu bilmenizi istiyorum. Bu konuşmanın sonunda ne yönde hareket etmek isterseniz buna uygun hareket ederiz.” Buna karşılık Ali bey bana şaşkın bir ifadeyle baktı. Söylediklerimi tam olarak anlaması için ona biraz zaman tanıdıktan sonra devam ettim. “İkinci olarak, bu planda değer sağlamadığını, hatta lüzumsuz şekilde danışmanlık ücretlerini artırdığını düşündüğünüz noktalar varsa (bu noktada Ali Bey gülümsemeye başladı), bunları öğrenmek isterim. Son olarak, dilediğiniz zaman yaptığım işi gerekçelendirmemi talep edebileceğiniz bir ilişkimiz olmasını istiyorum.” Yine durakladım. Takdir edercesine başını salladı.
“Tüm bunların ötesinde, tanılama adımını atlarsak projenin çok büyük zarar göreceğine inandığımı bilmenizi istiyorum. İsterseniz bu nedenleri size seve seve açıklayabilirim. Ama istemezseniz, bu adımı kaldırır ve karşımıza çıkacağını düşündüğüm sorunları telafi etmek için elimden geleni yaparım.”
Ali bey arkasına yaslanarak “Top sizde,” dedi. Yani “Anlat, ama elini çabuk tut,” demek istiyordu. Ben de öyle yaptım. Ve sonunda projenin başında tanılama adımını gerçekleştirdik. Ama bu görüşmenin en önemli sonucu bu değildi. En önemli sonuç, kritik konuşmaları gelecekte nasıl yöneteceğimiz konusunda bize yol göstermesiydi. Sonraki iki sene boyunca Ali bey ile oldukça sağlıklı bir ilişkimiz oldu, dürüst ve açık bir geri bildirim almak istediğinde hep benim kapımı çaldı. Gerçeği söylemek ile ilişkiyi bozmamak seçenekleri arasında sıkışıp kaldığınızda sadece iki seçenek olduğunu düşünürüz. Oysa hem ilişkimizi koruyup hem de gerçekleri saygılı şekilde paylaşabiliriz.
Umarım bu öneriler, önü kesilmiş gibi görünen görüşmeleri yeniden açmayı öğrenmenize yardımcı olur.
İmza
Bahar
İlginizi Çekebilecek Diğer Bloglar