COVID-19 Krizinde Bir Şirkete Nasıl Liderlik Edilir?

Content Writer Bahar Sen, Kurucu Ortak
  • calendar
    YAYINLANMA TARİHİ 30.Kas.2020 08:30:00
  • tag KATEGORİ Hesap Verebilirlik

  • clock
    OKUMA SÜRESİ 12 minutes

Mart 2020, her şeyi değiştiren ay olarak tarihe geçti. Birkaç hafta içinde, Covid 19 virüsü dünya çapında hızla yayıldı, hükümetleri, borsaları, sağlık sistemlerini, eğitim sistemlerini, eğlenceyi, seyahatleri etkiledi. Her şeyi etkisi altına aldı. O gün bugündür rutin yaşam, tüm dünyada altüst oldu. 

Önümüzdeki yıllarda günlük hayatın ve iş hayatının nasıl olacağı hakkında bir çok spekülasyon var. Bu konuda farklı düşüncelere sahip olsak da, sanırım artık dünyanın çok farklı olacağı konusunda hemfikiriz. Şirketlerin bu farklılıklarla nasıl başa çıkacaklarını hızla planlamaları hayati bir önem taşıyor. Aşağıda kuruluşların hem mevcuttaki hem de gelecekteki değişikliklere uyum sağlamalarına ve yaşadıkları zorluklarla mücadele etmelerine yardımcı olacak bazı öneriler paylaşacağım.

Etkisi Artarak Devam Eden Bir Pandemide İş Yapmak % 200 Hesap Verebilirlik Gerektirir.

Isyerinde-maske-kullanimi

Pandeminin ilk aylarında evlerinde kapalı kalan insanlar, yaz aylarının başında virüs hala pusuda yatmış beklerken evlerinden çıktılar. Önlemlerin alındığını, virüsün yayılımının artık kontrol altında olduğunu düşünerek işlerine ve eski yaşamlarına geri dönmek istediler. Elbette yeni normalde, risk ortadan kalkmamıştı, ancak bunalan insanlar  kendilerini adeta dışarı attı. Bazıları tamamen geçmiş yaşantılarına dönerken, çoğumuz insanlarla buluşma ve sosyal alışkanlıklarımızda bazı kalıcı değişiklikler yaptık. İnsanlarla tokalaşmaları, kucaklamaları ve öpücükleri hayatımızdan çıkartmamız gerekti. Bunlar belki çok can sıkıcı olsa da virüs ile imzalanacak bir ateşkes için çok yüksek bir bedel sayılmazdı. 

Ancak yazın bitişi ile birlikte bu ateşkes birden sona erdi. Virüs tekrar atağa geçti. Vakalardaki artış ile birlikte bazı kuruluşlar evden çalışmaya devam etme kararı alırken, bazı sektörlerde görev yapanlar işlerinin doğası gereği, çeşitli önlemler alarak sahada çalışmaya devam ediyorlar.

Bu şekilde pandemiye rağmen sahada çalışma, çalışanların ve müşterilerin de makul miktarda riski kabul etmesi anlamına geliyor. Eğer siz de sahada çalışan gruba dahil bir kuruluşta yönetici iseniz, en tepedeki göreviniz, iş yürürken risk toleransları içinde, çalışanların ve müşterilerin kendilerini yeterince güvende hissetmelerini sağlamak olacaktır. Bunu en üst seviyeye koymazsanız, müşterileriniz sizinle iş yapmayı yeterince güvenli bulmadıkları için sizden uzaklaşacak, aynı şekilde çalışanlar da kendilerini güvende hissetmedikleri için işe olan bağlılıkları azalacak ve bunun çok sayıda komplikasyonu ortaya çıkacaktır. Mevcut şartlar altında sahada çalışmak durumunda olan ve yeni normalde işlerini en iyi şekilde yapmak isteyen kuruluşların, iki şeye ihtiyacı bulunuyor;

 

  • İşyerinde mevcut şartlar altında nasıl davranmaları gerektiğine dair yeni prosedürler ve
  • %200 hesap verebilirlik kültürü...
covid-19-mücadelesinde-yeni-prosedürlerPekçok kuruluşun bu yeni duruma uygun prosedürler geliştirdiklerini görüyorum. Sosyal mesafe ve hijyen kurallarını uyguluyorlar. Örneğin, sosyal mesafeyi güçlendirmek için çalışma alanlarında değişiklikler yapıp, toplantıları sanal hale getiriyorlar.. Hijyen uyarı levhaları ve ilgili temizlik ürünleri birçok yerde bulunuyor. Ancak, bu yapılanların hiçbiri %200 hesap verebilirlik kültürü olmadan başarılı olmuyor. Aklınıza gelen soru muhtemelen şu; Neden %100 değil de, % 200 Hesap Verebilirlik? %200 hesap verebilirlik; her çalışanın yeni normları ve prosedürleri uygulamaktan %100 sorumlu olması, ama aynı zamanda bu standardı etrafındaki herkesle  (unvanı veya konumu ne olursa olsun) birlikte uygulamaktan da %100 sorumlu olması anlamına geliyor.

Geçen gün sosyal mesafeyi koruyan bir iş yerindeydim. Birkaç dakika içinde, çok sayıda prosedür ihlali gördüm. İnsanlar birbirlerinden birkaç santim uzakta duruyor, el sıkışıyordu vb. Bu dokunuşlara maruz kalanların aslında çok rahatsız olduğunu görebiliyordum, ama hiçbir şey söylemediler. Özellikle de sosyal mesafeyi veya diğer hijyen kurallarını ihlal eden kişi, onlardan daha yüksek bir statüye sahipse ağızlarını bile açmadılar! Bazıları da arkadaşlarını rencide etmekten kaygı duyup, onları uyarmıyordu.

Bir şirkette tek başına prosedürlerin olması anlamsızdır. Bunlar ancak herkesçe benimsenen normlara dönüştüğü zaman istenen sonuçlar alınır. %200 hesap verebilirlik, çalışanların yeni normların herhangi birinde eksiklik ya da yanlış uygulama gördükleri anda, duruma uygun şekilde müdahale etme becerilerinin olması anlamına gelir. Norm ihlalleri olduğunda insanlar bununla hemen yüzleşebiliyorlarsa, norm değişikliği gerçekleşmiş demektir. Yeni normlarla ilgili bir hata yaptığında, seviyesi veya konumu ne olursa olsun herkesin uyarılması ''normal'' olmadığı sürece bir normun varlığından bahsedilemez.

hesap-verebilirlik-egitimiKritik Hesap Verebilirlik Eğitimi Broşürü

HEMEN İNDİRİN

Tartışılmaz olanı tartışılabilir hale getirerek müşterilerin ve çalışanların kendilerini güvende hissetmelerini sağlayın.

Etkili liderler, müşterilerinin ve çalışanlarının sadece güvende olmalarını sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda onların kendilerini güvende hissetmelerini de sağlamaları gerektiğini bilirler. İnsanların kendilerini güvende hissetmelerine yardımcı olmanın en iyi yolu, tartışılmaz olanı tartışılabilir hale getirmektir.

Bunun için de açık bir iletişim kurmak en tepedeki konudur.  Her şeyden önce, müşterilerinize şirketinizde virüsün yayılma riskini azaltmak için neler yaptığınızı açıkça bildirin. Bunu, toplu e-postalarla değil, insan teması yoluyla (Telefon veya telekonferans ile) yapmanız daha etkili olacaktır. İnsanlar, iyi hazırlanmış bir belgeye bakarak kendilerini güvende hissetmeyebilirler.  Şirketinizde yeni standartlara uyumu ölçün ve ne kadar iyi (veya kötü) yaptığınız konusunda müşterilerinize karşı dürüst olun. Günün sonunda, güvenilir olmadığınız sürece müşteriler size güvenmeyecektir. Şeffaflık, güvenilirliğin temelidir.

İkinci olarak, müşterilerinize farklı işlem seçenekleri verin. İnsanlar seçimleri olduğunda kendilerini daha güvende hissederler. Mümkün olan her işlemi online yapılabilir hale getirin. Bir çok şirket, güvenlik endişelerinin ciddiyetini basitçe tanımlamanın ve müşteriye seçenekler sunmanın, şaşırtıcı bir şekilde çok daha yüksek bir müşteri sadakatine yol açtığını keşfetti bile. Siz de onlara katılın.

İşletmenizi bir sonraki salgına hazırlayacak davranışları şimdiden oluşturun.

Virüsler evrimlerini tamamlamadı. Gelecekte  Covid-20, Covid-21 veya başka bir virüs olacak. Bu nedenle, bu salgını bir sonrakinin provası olarak düşünmeliyiz. Virüsler rastgele mutasyon yoluyla gelişiyor. Öte yanda biz insanlar da gelişiyoruz. Ancak bunu yapmak için genellikle beyinlerimizi kullanmamız gerekir. Biz bu gelişimi mutasyonla değil, kendi seçimimizle yapmalıyız. Bütün bu yaşadıklarımızı, yalnızca yeni bir DNA parçası olan virüsten kaynaklı bir rahatsızlık olarak değil, tehditlerle mücadele etmek adına, yeni modeller geliştirme için bir fırsat olarak kabul edelim. Eğer bir sonraki biyolojik tehdit de benzer bir toksisiteye sahip olacaksa, bu durumla rutin bir şekilde uzlaşarak yaşayacak yeni yaşam ve iş modellerine ihtiyacımız var. Eğer risk azaltmayı bir yaşam biçimi haline getirmezsek, bir dahaki sefere ve bir dahaki sefere de ''riski ortadan kaldırma'' ve ''bunun dayanılmaz maliyetlerine katlanma'' elimizdeki tek alternatif olacaktır. Bu şekilde bir yaşam sürdürmek çok zorlaşacaktır.

Krizler her zaman fırsatlarla gelir.

Artık nasıl çalışacağımız, müşterilere nasıl hizmet vereceğimiz, onlarla nasıl ilgileneceğimiz ve birbirimizle nasıl bağlantı kuracağımız ile ilgili yeni normlar geldi. Bu durumu kabul edip, bu normları bir an önce uygulamaya başlamanın, ama en önemlisi bu normların şirketlerde kesintisiz uygulanmasını sağlamak için %200 hesap verebilirlik kültürünü oluşturmanın zamanı geldi de geçiyor bile....

Bu kriz de, her krizde olduğu gibi bize işte ve evde yeni fırsatlar sunuyor. Çalışanların evden çalışmada verimliliği daha da arttı. Aileler geçen yıla göre birbirine daha yakın hale geldi. Çocuklarımızın hayatına her zamankinden daha fazla dahil olduğumuzu hissettik. Birbirimizin ihtiyaçlarını daha fazla anlamaya çalışıyoruz. Endişelerimizi paylaşma konusunda daha cömertiz. 

Bu fırsatları görmek ve uygulamak ise liderlik gerektiriyor.

İlginizi Çekebilecek Diğer Bloglar:

 

Uzaktan Çalışan Ekipler Nasıl Yönetilir?

Evden Çalışmak mı İşten Kaytarmak mı?

Online Sunumlarda Başarılı Olmanın 3 Temeli

Online Toplantılar Nasıl Etkili Hale Getirilir?

İş Yerinde Sosyal Mesafeyi Korumanın Kolay Bir Yolu

Bahar Sen, Kurucu Ortak

Bahar Sen, Kurucu Ortak İçerik Üreticisi

Subscribe to the Newsletter